DiTiB Kocatepe Camii Moers Meerbeck

Cemaat Kütüğü

DİNİ CEMAAT VE TÜZEL KİŞİLİK


Din mensuplarının kamusal alanda bazı hakları kullanabilmeleri için, dini cemaat örgütlenme modeline sahip olmaları ve belirli şartları yerine getirmeleri gerekmektedir. Bu şartların bir kısmı açıkça tanımlanmış, bir kısmı ise üzerinde konsensüs oluşan yazılı olmayan kurallar seviyesindedir. Dini cemaatin bazı şartları yerine getirmesi halinde hukukun eşitlik ilkesi devreye sokularak söz konusu belirgin olmayan duruma netlik kazandırılması mümkündür. Dini cemaat olarak tanınmak, bir yandan hukuki, bir yandan da siyasi bir sürece bağlı hale getirilmiştir. Devletin dini veya dini kurumu yoktur, ancak dini cemaatlerle işbirliğine girebilir ve bunu, eyaletler çapında yapılan “devlet anlaşması” ile düzenler. Ancak bunu yaparken de tarafsızlık ve eşitlik ilkesinden şaşmaz. Her kuruluş kendisini dini cemaat olarak tanımlayabilir. Ancak, resmen bu statüyü elde etmek, ikinci aşama olan “kamu tüzel kişiliği” için gerekli temel adımdır. Devlet anlaşmaları gelenek olarak kamu tüzel kişileri ile yapılır.

Bir dine mensup olup olmamak ile bir dini cemaate dahil olmak veya çıkmak kişinin özgür iradesine bağlıdır. Dini cemaatler kendilerini tanımlamalarına bağlı olarak toplumsal olaylar hakkında kamuoyu oluşturmak ve farklı oluşum ve komisyonlara katılmak durumundadırlar. Örneğin; dini cemaati temsilen farklı ahlak komisyonları, kamu radyo ve televizyon kuruluşları, sinema ve film destekleme kurumu gibi alanlarda yer alırlar. Federal veya Eyalet Parlamentosu’nun komisyonlarında dinlenirler, görüş ifade ederler. İç işlerini herkes için geçerli olan yasalar çerçevesinde devletten bağımsız olarak düzenlerler. Kamu tüzel kişiliğine sahip dini cemaatler, devlet eliyle cüzi miktarda kilise vergisi toplamak, vergiden muaf olmak, bazı harç ve ücretlerden muaf tutulmak hakkına sahip olur ve bu şekilde cemaatlerine daha fazla hizmet götürme şansı elde ederler (anaokulu, hastane, yurt v.b.).

Eyaletlerin kamu tüzel kişiliği hakkı tanıyacağı dini cemaatlerin kendi tüzüklerinin bulunması, yeterli sayıda üyeye sahip olmaları, kalıcı olduklarını ispat etmeleri, mali güçlerini beyan etmeleri, yaklaşık 30 yıldır faaliyet gösteriyor olmaları, anayasa ve yasalara olan bağlılıklarına inandırmaları, başkalarını ve anayasal düzeni tehlikeye düşürmeyecek gelenek ve anlayışa sahip olmaları gerekmektedir. Dini cemaatlere üye olan çocukların, söz konusu dini cemaat gözetiminde resmi okullarda iman esaslarına dayalı olarak verilen din dersine katılmaları, Berlin ve Bremen Eyaletleri hariç, mecburidir. 14 yaşına kadar olan çocuklarda veliler isterlerse çocuklarını bu dersten muaf tutabilirler. 14 yaş dini reşit olma yaşı kabul edildiğinden, bu yaştan sonra çocuklar kendileri karar verebilirler.

Uzun yıllardan beri Almanya’da yaşayan başta Türkiye kökenli Müslümanlar olmak üzere, Müslümanlara dini ve sosyal hizmet sunan DİTİB, eyaletler çapındaki yapılanmasını gerçekleştirmiş, bununla birlikte bir Cemaat Kütüğü oluşturmuştur. Cemaat Kütüğü yukarıda anlatılan sorunlara cevap vermeyi amaçlamaktadır.

Camilerimiz ferdi ve toplu ibadet yapmak, iç huzuru yakalamak için toplanılan, Müslümanların kendilerini yetiştirmek, dinini ve kainatı öğrenmek ve anlamaya çalışmak için buluştuğu, dertlerine çare aradığı, sosyal problemlerin çözüm kaynağı olarak gördüğü, nesilleri ve hatta farklı din mensuplarını ortak paydalarda buluşturan mekanlardır. Ancak Cuma, bayram ve kandil gün ve gecelerinde bir araya gelen, camilere bereket katan, bu mekanların rahmetinden faydalanan cemaatin tamamı camilere üye değildir. Halbuki hangi sayıda Müslümana hitap edildiğini, kaç Müslümanın kendisini DİTİB tarafından temsil edildiğini kabul ettiğini tam olarak bilmek, yarınlarda kaç çocuğumuzun İslam din dersine katılacağını düzenlemek için Cemaat Kütüğü önemli bir imkan sağlayacaktır.

Bazı siyasetçilerin iddialarının tam tersine çok iyi biliyoruz ki, Almanya’da yaşayan Türkler ve Müslümanların büyük çoğunluğu DİTİB’e ve
DİTİB’in din anlayışına, tarafsızlığına güvenmektedir. O halde camilere üye olmalarını beklemeksizin, Müslüman olduğunu kabul eden herkes sıfır yaşından itibaren bu Cemaat Kütüğü’ne kaydını yaptırmalıdır.

Cemaat Kütüğü’nün birinci işlevi, temsil ettiğimiz kitle hakkında daha fazla bilgi sahibi olmaktır. Böylece resmi kurumlara sayısal olarak hangi yaş grubundan kaç kişiye hitap ettiğimizi ifade edebilmemiz ve hangi şehirde hangi yaş grubunda kaç çocuğumuzun İslam din dersine katılacağını planlayabilmemiz mümkün olacaktır.

Federal Almanya’da yaklaşık 4,3 Milyon Müslüman yaşamaktadır. Okul çağındaki Müslüman çocukların sayısı oldukça yüksektir (900.000 civarında). Müslümanların büyük çoğunluğu (yaklaşık % 80) Alman okullarında dini değerlere dayalı İslam din dersi verilmesini talep etmektedir.

Cemaat Kütüğü’nün ikinci işlevi, kişinin Müslüman olduğuna dair resmi bir belge niteliği taşımasıdır. Yalnız kalan ve haklarını kullanamayacak durumdaki kişilerin hakları, bu kütük kaydı sayesinde korunabilecektir. (Ölüm halinde cesedin yakılmasını önlemek gibi.)

Cemaat kütüğünün üçüncü işlevi, yüzyıllar sonra da bu kayıtlar sayesinde Müslüman nesillerin varlığının ispat ve tescilini sağlamasıdır. Almanya’da Müslüman varlığını kayıt altında toplayarak, yüzyıllar boyunca varlığını sürdürecek nesiller hakkında temel bazı bilgileri güvenli bir ortamda muhafaza etmeyi hedefleyen bir çalışmadır. İstatistiki olarak Almanya’da kaç Müslüman’ın yaşadığı bilinmemektedir. Her geçen gün, yeni doğan çocukların kaydı Alman olarak geçmekte, yüzbinlerce kişinin kökeni ve dini kimliği kayıt dışı kalmaktadır.

Cemaat kütüğünün dördüncü işlevi, kayıtlı Müslümanların birer yerel dini cemaat olan camiler tarafından yerel ve eyalet düzeyinde gerçekleştirilen dini faaliyetler ve dini yayınlar hakkında bilgilendirilmeleridir. Söz konusu bilgi akışı Müslümanların aktif katılımı ve gelişmeleri takip etmesi açısından büyük öneme haizdir. Bilgi akışı modern iletişim teknikleri kullanılarak gerçekleştirilecektir.

Her insan Müslüman olarak doğar. Doğumdan itibaren her Müslüman Cemaat Kütüğü’ne kaydolabilir.

Cemaat Kütüğü’ne kayıt yaptırmak veya kaydı sildirmek, dindarlık ölçüsü veya dinden çıkma sebebi değildir. Kütük sadece idari bir işleve sahiptir ve kayıtlı kişilerin Müslüman olduğunu belgeleme özelliği taşır.

Müslüman olduğunu söyleyen yetişkinler, kendileri ve aile fertlerini Cemaat Kütüğü’ne kaydettirebilirler. 14 yaşını doldurmuş her Müslüman kendi iradesiyle Cemaat Kütüğü’ne kaydolma veya silinmek isteme hakkına sahiptir. Cemaat Kütüğü’ne kaydı DİTİB camilerinde görevli din görevlisi ve yönetim kurulu yapar.

Müslüman cemaat kütüğüne 2 farklı yoldan kayıt işleminizi gerçekleştirebilirsiniz.
Kayıt formlarını en yakın DİTİB derneğinden temin edebilirsiniz veya BURAYA tıklayarak bilgisayar ortamında kayıt işleminizi başlatabilirsiniz.

Cemaat Kütüğü’ne kişinin, eşinin ve çocuklarının şahsi bilgileri kaydedilir. Bu bilgiler sadece kayıt yapan DİTİB cami derneği tarafından kişinin rızası ile yapılır ve değiştirilebilir. Bilgiler, DİTİB Genel Merkezi’nce şifreli ve azami koruma sağlayan bilgisayar programı yardımıyla saklanır ve korunur. Kaydı yapılan kişinin bilgileri, sadece kayıt yaptırdığı cami görevlileri tarafından kişinin istek ve rızasıyla görülebilir. DİTİB camiinin bağlı bulunduğu Eyalet Birliği, kendi sınırları içinde Cemaat Kütüğü’ne kayıtlı bulunan kişilerin istatistiki bilgilerine sahip olurlar. DİTİB Genel Merkezi veya dernek tarafından bu bilgilerin amacı dışında kullanımı ve başkalarına verilmesi yasaktır. Okul çağındaki çocukların bilgileri, ancak İslam din dersi uygulaması için bağlı bulunulan Okul Dairesi’ne verilebilir. Kayıtlı Müslümanlar hakkında istatistiki rakamlar dışında hiçbir kurum ve kuruluşa veya şahıslara bilgi verilmez.

Kişinin başka bir şehre taşınması halinde, yeni taşınılan şehirde bulunan en yakın DİTİB camisine giderek kaydını nakletmesi gerekir. Böylece kayıtlı kişi, yaşadığı şehirdeki dini etkinlikler hakkında bilgilendirilme ve yerel düzeyde haklardan faydalanma imkanına kavuşacak ve bilgiler sürekli güncel tutulabilecektir.

Cemaat Kütüğü dinamik bir kayıt sistemine sahiptir. Kayıtlı Müslümanlar hakkındaki bilgiler her an güncel hale getirilir. Bunun için de kayıt sahibinin aktif katılım ve desteği gereklidir. Kayıtlı kişiler, diledikleri zaman kendileri hakkındaki kayıt bilgilerini görme ve kontrol etme hakkına sahiptirler. DİTİB, bu hakkın aktif olarak kullanılmasını elzem görmektedir.

Cemaat Kütüğü’ne kayıtlar tamamen hür iradeye bağlı olduğu gibi çıkışlar da hür irade ile olur ve dini bir yaptırımı yoktur. Kütükten çıkmak, dinden çıkmak anlamına gelmez. Camilerde bu kaydın öneminin anlatılması ve olabildiğince fazla sayıda Müslüman’ın kaydının yapılması, Müslümanların konumu ve geleceği bakımından önemlidir.

Cemaat Kütüğü Yönetmeliği

Dini Yüksek İstişare Kurulu 10 Haziran 2010 tarihinde kararlaştırmıştır:
Madde 1 – Yönetmeliğin konusu
Bu yönetmelik, DİTİB Eyalet Birliği tüzüklerinde ve DİTİB tüzüğünde “dini aidiyetin belgelenmesi” başlığı altında öngörülen, kayıt için başvuruda bulunan Müslümanlara ilişkin kimlik bilgilerinin arşivlenmesi yöntem ve sürecini düzenler.
Madde 2 – Adı
Kütüğün adı Cemaat Kütüğü’dür.
Madde 3 – Veri arşivleme amacı
Kütük, dini aidiyeti belgelemek için tutulur. Buraya Müslümanlar kaydedilir; bilahare kayıtlarının silinmesi İslam’dan çıktıkları anlamına gelmez; zira gerek İslam dinini kabul, gerekse İslam’dan çıkmak mü’min ile yaratıcı arasında geçen özel bir eylemdir.
Madde 4 – Yetkili kurumlar
Cemaat Kütüğü’nün Almanya çapında organize edilmesinden, güncelleştirilmesinden ve uygulanmasından DİTİB Dini Yüksek İstişare Kurulu sorumludur.
DİTİB Eyalet Birlikleri’nin Dini Danışma Kurulları her biri kendi faaliyet bölgelerinde, Cemaat Kütüğü’nün bu yönetmelik doğrultusunda organize edilmesine, güncelleştirilmesine ve uygulanmasına yardımcı olurlar.
Her DİTİB derneği bu yönetmelik doğrultusunda ve kendi sorumluluğu altında kendi kütüğünü tutar. İbraz edilen belgelerin ve diğer dokümanların gerektiğinde kopyaları ve kayıt başvuru formunun orijinali DİTİB derneğinin kütük kayıt dosyasında kalır. Kütük kayıt dosyaları gizlilik
esasına göre, sürekli ve mümkün mertebe yangın ve hırsızlığa karşı korunmalı bir yerde muhafaza edilir. Din görevlisi ve yönetim kurulu, kimlik bilgilerini kayıt altına almak için prensipte aşağıdaki adımları takip eder:
– Kayıt için başvuranın hizmet bölgelerine girip girmediğini kontrol etmek,
– Başvuru sahibini ön şartlar, süreçler ve sorumluluk ve yetkiler hakkında bilgilendirmek,
– Gerekli evrakları dosyalayıp arşivlemek,
– Başvuru sahibinin kimliğini kontrol etmek,
– İbraz edilen belgelerin güncel, eksiksiz, gerçek ve gerektiğinde içeriklerinin doğru olup olmadığını kontrol etmek,
– Başvuru bağlamında gerekli olan kimlik bilgilerini kaydetmek,
– Gerektiğinde başvuru sahibi tarafından ibraz edilen belgeleri kopyalamak,
– İstenilen belgeleri hazırlamak,
– Gerektiğinde ibraz edilen belgeleri iade etmek.
İlgili DİTİB derneğinde, Cemaat Kütüğü için gerekli verilerin toplanarak kütüğe geçirilmesi ve bu kütüğün güncel tutulmasından dernek yönetimi ile birlikte kadrolu din görevlisi sorumludur.
Eyalet Birliği kütüğün organizesi, tanıtılması ve görevlilere seminerlerle öğretilmesi konularında yardımcı olur. Yapılan (elektronik) işlemler DİTİB’in bilgi işlem merkezinde muhafaza edilir ve güncelleştirilir. Bunun için gerekli teknik donanımı (program, server, bilgi işlem merkezinin güncel tutulması vs.) DİTİB tedarik eder.
Madde 5 – Başvuru yöntemi
Kayıt sadece yazılı başvuruyla gerçekleşir. Veriler önce kayıt işlemini hazırlamak için elektronik ortama geçirilir. Başvuru hakkındaki kararı ilgili derneğin din görevlisi sonuçlandırır. Başvurunun reddi halinde başvuru sahibi ilgili DİTİB Eyalet Birliği’nin Dini Danışma Kuruluna müracaat edebilir. Başvuru sahibi başvuru sırasında kimliğini geçerli bir belgeyle ispat eder.
Madde 6 – Müslümanlara ilişkin kimlik bilgilerinin kayıt altına alınması ve güncellenmesi Kayıt başvurusu onaylandıktan sonra, toplanılan veriler online kaydedilir.
Kayıt için gerekli bilgiler şunlardır:
– Başvuru sahibinin ve aile efradının Müslüman olduğuna dair açıklaması,
– Başvuru sahibinin ve eşinin adı ve soyadı,
– Başvuru sahibinin ve eşinin anne ve baba adı ve soyadı,
– Çocukların adı ve soyadı,
– Başvuru sahibinin ve aile efradının doğum tarihi ve doğum yeri,
– Başvuru sahibinin ve aile efradının vatandaşlığı,
– Başvuru sahibinin ve aile efradının pasaport veya Alman kimlik numarası,
– Medeni hali,
– Adresi,
– Telefon numarası,
– Aslen gelinen ülke.
Başvuru sahibi ile birlikte online başvuru formu eksiksiz bir şekilde doldurulup formun çıktısı alınır ve başvuru sahibine onaylaması ve imzalaması için sunulur. Bilgiler ancak başvuru sahibinin kesin yazılı onayını ve din görevlisinin başvuru hakkında olumlu kararını bildirmesinden sonra gönderilir. Başvuru sahibi onayını, çıktısı alınan başvuru formuna imzasını atmakla verir. İmzalanan başvuru formu kütük kayıt dosyasına konulur ve burada muhafaza edilir. Eşler birbirlerine vekalet edebilirler.
Kayıt işlemi tamamlandıktan sonra başvuru sahibi Müslüman’a belge verilir. Başvuru formları kayıt sırasına göre dosyada (kütük kayıt dosyasında) muhafaza edilir. İşlenen bilgiler ancak online ortamda ve sadece Müslümanın izniyle değiştirilebilir. İşlenmiş olan bilgilerde yapılan değişiklikler belgelenerek dosyalarda muhafaza edilir.
İşlenen bilgiler ancak online ve sadece ilgili kişinin izniyle silinebilir. 14 yaşına giren gençler kendileri beyanda bulunabilirler.
Müslüman’ın taşınması durumunda yeni dernek, eski yetkili DİTİB derneğine ilgili kişinin taşınmış olduğuna dair bir bilgi notu gönderir. Ölüm halinde ayrıca kayıt düşülür.
Madde 7 – Bilgilerin kaydı ve korunması
Bilgilerin korunması büyük önem arz eder. Bu nedenle bilgiler, elektronik bilgi işlem sistemiyle çalışan idarede, bilgilerin korunması (Datenschutz) ile ilgili yasal düzenlemelere göre kaydedilir.
Kişisel bilgiler, ilgili kişinin izni olmaksızın üçüncü şahıslara verilemez.
Madde 8 – Bilgilerin şifrelenmesi
Bilgilerin transfer sırasında üçüncü şahıslar tarafından okunmaması ya da değiştirilmemesi için bilgiler online kayıt sırasında sadece şifrelenerek Merkeze ulaştırılır.
Madde 9 – Bilgi alma ve kayıtları sildirme hakkı
Kütüğe kayıtlı Müslümanlar kendileri hakkında tutulan bilgileri ve bunların hangi amaçla kaydedildiğini her an kayıtsız şartsız öğrenme hakkına sahiptirler.
Bunun dışında yanlış bilgileri düzelttirebilir ya da bilgilerinin silinmesi için her an başvuruda bulunabilirler.
Özel veya tüzel kişilere, kayıtlı şahsın onayı olmaksızın bilgi verilemez.
Vefat edenler adına varisleri yetkilidir.

Scroll to Top